Her arayışta olan kişi, manevi yolculuğunda bir noktada Tanrı’nın rehberliğini deneyimlemiştir. Arayışta olan kişiyi yönlendiren Tanrı’nın bu yönü, Guru İlkesi olarak da bilinen Guru İlkesidir. Bu ilke, arayışta olan kişiyi manevi uygulamaya getirir ve yolculuğun her adımında rehberlik eder. Bu nedenle Guru İlkesi, arayışta olan bir kişi için özel bir önem taşır. Doğal olarak, Tanrı’yı içtenlikle arayışta olan bir kimse, Guru İlkesinin hayatında tezahür ettiği tüm şekillere minnettarlık duyar. Guru İlkesine şükranlarını ifade etmek için herhangi bir gün iyi olsa da, özellikle önemli olan Gurupurnima adı verilen bir gün vardır. Bunun nedeni, bu günde Guru İlkesinin evrende 1000 kat daha aktif olmasıdır. Aslında, Guru Prensibi bu dönemde daha da aktif hale gelir.
Bu, doğru bakış açısını koruyup doğru çabayı gösteren kişinin hem Gurupurnima’ya giden dönemde hem de Gurupurnima günü manevi olarak büyük fayda sağlayabileceği anlamına gelir. Bu yıl Gurupurnima, dünya bölgesine bağlı olarak 3 Temmuz’da (Hindistan saatiyle) gerçekleşmektedir. Guru İlkesinin bu dönemdeki artan aktivitesinden faydalanabileceğiniz bazı yollar şunlardır:
Table of Contents
Öğrenmeye açık bir tavır takınmak
Bazen hayatımızda bizi farklı şekillerde zorlayan durumlarla karşılaşabiliriz. Hayatın tüm durumlarına karşı öğrenmeye açık bir tavır takınarak, kendimizi Guru İlkesi ile uyumlu hale getirebilir ve bize göstermek istediklerinden faydalanabiliriz. “Durumun kendisi Guru’dur” diye bir söz vardır, bu nedenle karşılaştığımız her durumun Tanrı tarafından öğrenmemiz için verildiğini düşünerek manevi duygu (bhāv) içinde olabiliriz. Tanrı’nın bize her olayda ne öğrettiğini sorabiliriz.
Tanrı’nın verdiklerine karşı şükrü arttırmak
Tanrı tüm Evreni yaratmıştır. Bize bu hayatı vermiş ve her an onu sürdürmektedir. Manevi uygulamaya odaklanabilmemiz için ihtiyacımız olanı bize sağlar. Ancak çoğu zaman bu farkındalığı koruyamayız. Tanrı’ya şükran sunmak için gösterilen çabaları artırmak, hızlı bir manevi ilerleme sağlamamızı mümkün kılan şükür duygusunu geliştirmeye ve sürdürmeye yardımcı olur.
Gurupurnima’ya kadar manevi uygulamayı niceliksel ve niteliksel olarak arttırmak
Gurupurnima’ya giden dönem, manevi gelişim için oldukça elverişlidir. Bu süre zarfında manevi uygulamaya daha fazla çaba göstererek, Guru İlkesini kendimize doğru daha fazla çekebilir ve maksimum faydayı sağlayabiliriz. Çabalarımızı hem niceliksel hem de niteliksel olarak artırabiliriz. Niceliksel bir çaba artışı, daha fazla zikir yapmak, Kişilik Kusurları Giderme uygulamalarını daha sık yapmak, Mutlak Hakikate hizmet (satsēvā) sunmaya daha fazla zaman ayırmak gibi anlamlara gelebilir. Niteliksel bir artış ise, manevi duygu ile zikir çekmek, satseva’yı konsantre ve hatasız bir şekilde yerine getirmek için çaba göstermek, hatalar üzerinde ve nerelerde gelişebileceğimiz konusunda derinlemesine öz değerlendirme yapmak gibi anlamlara gelebilir.
Sahip olduklarınızı Tanrı’ya sunmak
Tanrı bize her şeyi vermeye hazırdır, peki O’nun verdiği şeyleri almaya nasıl hak kazanırız? Sahip olduğumuz her şeyi Tanrı’ya sunarak, O’nun nimetlerini almaya kendi içimizde yer açarız. Zihnimizi içtenlikle zikir ve Kişilik Kusurları Giderme uygulamaları yaparak Tanrı’ya sunabiliriz. Vücudumuzu ve aklımızı farklı satseva’lar aracılığıyla sunabiliriz. Zenginliğimizi Evrensel ilkelere dayalı Maneviyatı yaymaya adanmış Azizlere veya manevi kuruluşlara bağış yaparak sunabiliriz. SSRF, ilgili arayışta olan kişilerin bedenlerini, zihinlerini, akıllarını veya zenginliklerini sunmaları için çeşitli yollar sunar. Bunlar arasında mal varlığı sunmak en kolayıdır, ancak mümkün olduğunca tüm seviyelerde sunum yapılırsa en fazla fayda sağlanır.
Bu dönemde manevi uygulamalarınızı artırmanızı ve Saadetli bir Gurupurnima geçirmenizi dileriz!